GÜNCEL
Giriş Tarihi : 25-10-2022 09:33   Güncelleme : 25-10-2022 09:33

Tehlikenin DNA’sı Kitabının Yazarı ve Metro İstanbul A.Ş Genel Müdürü Özgür Soy Radyo Trafik’e Konuk Oldu

Tehlikenin DNA’sı Kitabının Yazarı ve Metro İstanbul A.Ş Genel Müdürü Özgür Soy Radyo Trafik’e Konuk Oldu

Türkiye’nin ilk ve tek trafik radyosu Radyo Trafik’te yayınlanan “Yazarın Dilinden” programının bu haftaki konuğu “Tehlikenin DNA’sı” kitabıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metro İstanbul AŞ. Genel Müdürü Özgür Soy oldu. 

Programda birbirinden değerli konukları ağırlayan ve Mert Erdoğan’ın sunumu ile dinleyici ile buluşan Yazarın Dilinden bu hafta İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metro İstanbul A.Ş. Genel Müdürü ve Yazar Özgür Soy’u ağırladı.Soy’un yeni kitabı “Tehlikenin DNA’sı” 2016 yılında Amerika, Türkiye, Rusya ve İtalya arasında geçen “Neandertaller” konusunu ele alıyor. Bilime ve genetik konularına merak duyduğunu belirten Soy: “Kitaptaki karakter tamamen kurgu ama yazarların yaşanmışlıklarından veya yaşanmamış düşüncelerinden etkileniyor. Kitap, kahramanı bir bilim insanı olduğu için bir kod olarak isimlendi. Bilim insanının tutkularını, aşk hayatını ve zayıflıklarını ele aldığım ve kendi içindeki tutkularının içinde bir tehlikeye düştüğü için isim aynı zamanda ruhu da yansıtıyor.” dedi. 

Bu Kitabı Şekillendiren Tesadüfler Oldu

Soy: “Çocuklarımla beraber tesadüfen kemiklerin ilk bulunduğu yere, Almanya’ya gittim. Kemiklerinin bulunduğu bu bölge Neander Vadisi. Neandertal fosili Almanya'nın Düsseldorf kenti yakınlarındaki Neander vadisinde 1856'da bulundu. Bu nedenle Neandertal ismi verildi.

Bulan kişiKalvinist bir rahip ve şair, adı Joachim Neander.Şiir yazdığı vadide bu kemikleri buluyor. Vadi'yeNeander vadisi,kemikleri bulunanlara da Neandertaldeniyor.

Diğer bağlantılar sonradan çıkıyor ve ardı ardına tesadüfler oluyor. Neander o dilin farklı bir söyleyişinde ‘yeni insan’ demek. Bunlar tamamen üst üste gelen tesadüfler. Yine büyük bir tesadüften bahsetmek istiyorum; bu sene Nobel Tıp Ödülünü kazanan kişi, insandaki neanderter genlerini araştıran ve genom dizilimi projesinin içinde yer alan bir bilim adamı.” ifadeleriyle yaşadığı tesadüfleri paylaştı.  

Kitaplar Hayal Kurdurmalı…

Bilim kurguda yazılan yazın içinde mutlaka kurgu olması gerektiğini belirten Soy; “Eser insana hayal kurdurmalı ama bilimsel gerçekliklerle de çelişmemeli. Hiçbir şey gerçeklerle çelişmiyor. Konu bilim kurgu ama asıl olan tutku ve aşk. Tanrı kompleksi ve genetiğin tanrının oyun alanı olarak görme ve kendini tanrı olarak görme olayını barındırıyor. Özellikle bilim tarafında doğru bilgiler içermesine özen gösterdim. Aldığım tepkiler kitabın kolay okunabilen ve sürükleyici olduğu yönünde. Benim ana karakterim Burak ve Milena’ydı. Yazarken planım Milena’yı öne çıkarmak değildi ama öyle oldu.Milena kendi hikayesinde öne çıkmayı tercih etti.” dedi.

“Kitabın başındaki üç sayfada aslında tüm olayları bir sinopsis olarak yazdım. Böylece akışlar ve bağlantılar doğru oldu. İlerledikçe karakterlerin özellikleri ve zaafları ortaya çıktı. Benim zor bir işim var o yüzden geceleri yazdım. Yazma süreci aralıklı olduğu için uzun sürdü.Milena’nınbackground’u güzel olur buna değer” diyerek yazma sürecine değindi. 

Tehlikenin DNA’sı Üçleme Olacak

Bu kitabın bir üçleme olacağını belirten Soy“İkinci kitabı olayların devamına ayırmak istiyorum. Diğer 2 kitabı önümüzdeki senenin Eylül- Ekim ayı gibi çıkarmayı planlıyorum” dedi

Bu üçlemenin ardından da gençler için bir kitap planladığını belirten Soy “İş dünyasına yeni girecek gençler için bir kitap yazmak istiyorum. İş yerinde yaşanan olaylar, rekabetler, insanların ne tür zorluklar yaşadığı, yükselme mekanizması fikirlerim ve taslaklarım ama şimdi değil.” İfadeleriyle yeni kitabın da sinyalini verdi.